İstanbul, Türkiye: 25 Nisan 2017
Bulut hizmetlerini kullanan şirketlerin oranı 2013’te yüzde 57’yken 2017’de yüzde 78’e yükseldi. Dahası kurumların yüzde 96’sının yol haritalarında Dijital Dönüşüm girişimleri var ve bu girişimlerin yarısından fazlasına da başlanmış durumda[i]. İşletmelerin operasyonlarını geliştirecek yenilikçi teknolojileri kabullenmeye yönelik arzuları var ve bu da hizmetlere, veri ve uygulamalara istenen yerden ve istenen zamanda erişim sağlanabilmesi konusunda işletmelerin üzerine büyük bir yük getiriyor. Şirketlerin kesintisiz çalışabilmesine yönelik çözümlerin yenilikçi tedarikçisi Veeam Software’in en son yaptığı araştırmaya göre kullanıcı beklentileriyle BT’nin sağlayabilecekleri arasında çok büyük bir kopukluk var ve bu da inovasyonu engelliyor. Aslında şirketlerin yüzde 82’si “Erişilebilirlik Uçurumu” (kullanıcıların hizmetlere kesintisiz ulaşım talebiyle işletmelerin ve BT’nin sağlayabilecekleri arasındaki fark) problemi yaşadığını kabul ediyor. Her kurumun yılda 21,8 milyon dolara varan tutarlarda etkilenmesine yol açarken araştırmaya katılanların 3’te 2’si bunun inovasyonun önünü kestiğini belirtiyor.
Bu yıl altıncısı gerçekleştirilen 2017 Veeam Erişilebilirlik Raporu, 24 ülkeden 1.000’den fazla kıdemli BT yöneticisiyle yapılan görüşmeler sonrasında gerçekleştirildi ve küresel şirketlerin yüzde 70’inin, erişilebilirliği (hizmetlere kesintisiz erişim) Dijital Dönüşüm için bir gereklilik olarak gördüğünü ortaya koydu. Araştırmaya katılan kıdemli BT yöneticilerinin çoğunluğu (yüzde 66) siber saldırılar, altyapı arızaları, ağ kesintileri ve doğal afetler sonucunda plansız gerçekleşen kesintilerin bu girişimleri engellediğini söylüyor (her olay başına sunucu kesintisi ortalama 85 dakika olarak gerçekleşiyor). Birçok kurum dönüşüm yolculuklarını henüz “planlarken” ya da “daha yeni başlarken” cevap verenlerin 3’te 2’si bu girişimlerin C-kademe yöneticiler ve iş kolları için çok kritik ve önemli olduğunu belirtiyor.
Kesintilerin İşletmelere Maliyeti: Kaybedilen Cirodan Fazla
2017 Veeam Erişilebilirlik Raporu bir kez daha kesintilerin işletmeler üzerindeki finansal etkisini göz önüne seriyor. Şirketler her yıl ortalama 85 dakikalık plansız sunucu kesintileriyle karşılaşıyor. Kesintilerin şirketlere maliyetleri farklı olsa da veriler bu araştırmaya katılan her kurum için yıllık ortalama kesinti maliyetinin geçen yılın ortalaması olan 16 milyon doların da üzerine çıkarak 21.8 milyon dolar olarak gerçekleştiğini gösteriyor.
Kesintiler ve veri kaybı şirketlerin toplum nezdinde problemlerle karşılaşmasına da yol açıyor. Bu problemlerin sonuçları ise finansal tabloya yansımıyor. Bu yılın çalışması, şirketlerin yarıya yakınının müşterilerinin güvenini kaybettiğini gösteriyor ve yüzde 40’ı da marka bütünlüğünün zarar görmesi sonucunda da marka itibarı ve müşteri sadakatinin etkilenmesine şahit olduğunu belirtiyor. Şirket içi etkilerine bakıldığındaysa cevap verenlerin 3’te 1’i çalışan güveninin zedelendiğini ve yüzde 28’i de meydana gelen zararın “temizlenmesi” için proje kaynaklarının bu işe ayrıldığını söylüyor.
Çok Bulutlu Gelecek
Beklenildiği gibi bulut ve onun farklı kullanım modelleri işletmelerin veri koruma yaklaşımlarını değiştiriyor. Rapor önümüzdeki 12 ay içinde yazılım olarak hizmet yatırımlarının yüzde 50’nin üzerinde artacağını öngörüyor ve bunun sonucunda artan sayıdaki şirketin bulutu dijital ajandaları için uygulanabilir bir atlama tahtası olarak değerlendirdiğini gösteriyor. Aslında şirket yöneticilerinin yarıya yakını (yüzde 43) bulut sağlayıcılarının şirket içindeki BT süreçlerindeki iş kritik veri için çok daha iyi hizmet seviyesi sağlayabileceğine inanıyor. Bir hizmet olarak yedekleme (BaaS) ve bir hizmet olarak felaket kurtarma (DRaaS) yatırımlarının, kurumlar veri korumayı geliştirmek için bulut depolamayla birleştirdikçe eşit şekilde artması bekleniyor.
Koruma Uçurumu Yeni Sorunlar Yaratıyor
Ek olarak şirketlerin yüzde 77’si Veeam’in “Koruma Uçurumu” (riskte olan veriyi yeterince koruyamaması nedeniyle kaybolan veri karşısındaki hoşgörünün giderek azalması) olarak tanımladığı soruna şahit olduklarını gösteriyor. Arıza sonrasında tekrar çalışmaya başlanması konusundaki beklentiler yetersiz koruma mekanizmaları ve politikalar yüzünden karşılanamıyor. Şirketler “yüksek öncelikli” uygulamalarda 72 dakikadan daha fazlasına katlanamadıklarını belirtiyor. Veeam’in araştırmasının sonucuna göreyse cevap verenlerin, neredeyse bir saat daha fazlası olan 127 dakikalık veri kaybıyla karşılaştıkları. Bu tüm şirketler için büyük bir riske işaret ediyor ve şirketlerin başarılarını da birçok yönden etkiliyor.
Destekleyici Yorumlar
“Bugün aciliyet Kraldır ve müşteriler ise gerek iş uygulamalarındaki gerekse de özel hayatlarındaki kesintilere karşı hoşgörülü değiller. Şirketler en iyi kullanıcı deneyimi sağlamaya odaklanmış durumdalar ve fark etseler de etmeseler de bunun merkezinde erişilebilirlik yatıyor. 7/24 veri ve uygulama erişimi dışındaki hiçbir şey kabul edilemez. Aslında raporumuz bu tür her yerden erişimin birçok kurumun yalnızca boş hayali olduğunu ortaya koyuyor. Bunun yanında dönüşüm planları için yeni soruların sorulması gerektiğini ve sahip oldukları altyapı hakkında farklı bir şekilde konuşulması gerektiğini öneriyoruz. Şirketler tekrar hizmete girme ve bunu müşteri deneyimiyle birleştirebilen rakiplerinin karşısında ciddi bir krizle karşı karşıya kalacaklardır.”
“Bu araştırmanın sonuçları da gösteriyor ki çok uluslular dahil pek çok şirket Dijital Dönüşüme hazır değil. Koruma Uçurumu’nun ortaya çıkması ve Erişilebilirlik Uçurumu’nun nedenlerinin hala var olması BT karar vericileri ve yönetim kuruluna cevap verecekler için endişelendirici konular.”
Rapor hakkında
Veeam, lider BT analisti, araştırma ve strateji şirketi olan Enterprise Strategy Group (ESG) ile bu raporun meydana çıkması için yapılan ve geliştirilen araştırmada işbirliği yaptı. ESG, 2016’nın sonlarında 24 ülkeden en az 1.000 çalışana sahip özel ve kamu sektörü kurumundan 1.060 BT yöneticisiyle kapsamlı bir online araştırma gerçekleştirdi. Araştırmanın yapıldığı ülkeler; ABD, Almanya, Avustralya, BAE, Belçika, Brezilya, Çin, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Hindistan, Hollanda, Hong Kong, İngiltere, İsrail, İsveç, İtalya, Japonya, Kanada, Meksika, Singapur, Suudi Arabistan ve Tayland. 2017 Veeam Erişilebilirlik Raporu’nun tamamı için: https://go.veeam.com/2017-availability-report
Destek Kaynaklar
Veeam Software Hakkında:
Veeam dünya çapında kesintisiz çalışmayı gerçekleştirme sırasında şirketlerin karşılaştığı zorlukların farkında. İşletmeler tüm yıl boyunca 7/24 çalışmak zorunda. Veeam şirketlerin kesintisiz çalışması adına yeni bir pazara öncülük ederek şirketlerin kurtarma zamanı ve nokta hedeflerini (RTPO) tüm uygulamalar ve veriler için 15 dakika ya da daha azında gerçekleştirmelerine yardımcı oluyor. Bu talebi karşılamak amacıyla yüksek hızlı kurtarma, veri kaybının önüne geçme, kanıtlanmış koruma, yedeklenen veriden faydalanma ve uçtan uca görüntüleme sağlıyor. Veeam Backup & Replication’ı içeren Veeam Availability Suite, işletmelerin zaman kazanması, riskleri azaltması ve sermayeyle operasyonel harcamaları gözle görülür şekilde düşürmesine yardımcı olacak modern veri merkezinin sanallaştırma, depolama ve bulut teknolojilerini bir üst seviyeye taşırken Veeam müşterilerinin bugünkü ve gelecekteki iş hedeflerini de destekliyor.
2006’da kurulan Veeam’in 47.000 ProPartner’ı ve dünya çapında 242.000’den fazla müşterisi bulunmaktadır. Merkezi İsviçre’nin Baar şehrinde bulunan ve dünyanın çeşitli ülkelerinde ofisleri bulunan Veeam hakkında daha fazla bilgi için http://www.veeam.com‘u ziyaret edebilirsiniz.
[i] Kaynak: ESG Araştırma Raporu, 2017 BT Harcama Alışkanlıkları Araştırması, Mart 2017”